İtirafı müşkül bir seraba dair itiraflar
Vardılar.
Vâr olmuş olmalılar.
Vâr olmaları gerekiyordu.
Fakat...
İhtimâl iklimi şiirlerde değil yaşamanın içindeymiş...
Yok'un aynadaki aksi imiş var; altmış yılın yekûnu da hayalât.
Şu hayat denilen Tatar içkisinin bin kerre bin sahneli piyesinin son perdesinin zili çalıyor,
haydi seyre, ey hayâllerim ve seraplarım
-ki siz en vefâlı dostlarım oldunuz...
Saman kağıda basılmış on kıtalı bir taşra ağıdının hüznünü yaşamak için ey hâzirun!
Gelin ve dinleyin! Hayallerimi ve sükutlarını
ve dibe çökmüş kurşun gibi acılara dokunun ruhunuzla.
Kan kırmızı canfes perde açıldı, şimdi susmak zamanı.
Son perdesi başladı yaşamak denilen şu oyunun.
Şimdi hüzün zamanı...
Var mıydılar? Var olmuş muydular? Var olmaları gerekiyor muydu?